1 Aralık 2012 Cumartesi

🇫🇷 LE PARIS 🇫🇷

Limouges eyaletinin Uzerche şehrinin muhteşem manzaralarından sonra sabah erkenden Paris'e vardık. Gare Du Nord yakınlarında önceden rezervasyon yaptırdığımız otelimize doğru yola koyulduk. Yol boyunca sanki bir ovadaydık. Her yer dümdüzdü. (Paris Ovası) Paris'te uygun fiyata otel bulmak zor olmuştu.Ucuz oteller genellikle hostel tarzı ve ortak tuvaletli. Bizim otelimiz ise kişi başı 2 gecelik 40'ar euro (3 kişilik odada kişi başı) vermemize rağmen çok kötü bir bölgede ve konforsuzdu. Buradan çıkardığımız sonuç; ya çok önceden rezervasyon yaptıracaksın ya da paraya kıyacaksın). Yerleştikten sonra hemen Paris'i gezmeye başladık. Metroya binerek Şanzelize'ye gittik ve oradan yürüyerek Eiffel'e vardık. Eiffel'i bulmamız biraz zor oldu çünkü Şanzelizede hiçbir noktadan görünmüyordu. Uzun bir yürüşten sonra nehrin diğer tarafına konumlanmış Eiffel'i yakinen gördük. Devasa bir yapıydı ve etraf çok kalabalıktı. Müthiş bir trafik olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. Bisiklet kiralama hayali kurarken bizi trafik konusunda uyarmışlardı. Bunun sebebini Eiffel'e varınca daha iyi anladık. Asansörle ve merdivenlerle çıkma seçenekleri vardı. İkisinde de insanlar uzun kuyruklar oluşturmuşlardı. Asansörle çıkış kişi başı 14 euro, merdivenle ise 7 euro idi. Tabii ki merdiveni seçtik 😁 uzun bir tırmanış oldu ama gördük ki merdivene sadece bir yere kadar çıkabiliyorsunuz. Geri kalan yolda asansörle gitmeniz gerekiyor.

❤ VIVA LA FRANCE ❤


Fransa'da bir hafta...  Projemizin son toplantısı için Paris'e doğru yola çıktık. Roma aktarmalı yolculuğumuz oldukça stresli oldu zira aktarmada uçağımızı ( hala nasıl olduğunu çözebilmiş değiliz) kaçırdık. Alelecele yeni bilet almaya çalıştık . Çünkü elimizde Paris-Limouges tren biletlerimiz vardı o treni yakalamak zorundaydık. Oldukça pahalıya aldığımız yeni uçak biletlerimizle (İtalyanların muhteşem ingilizce telaffuzlarından anladığımız kadarıyla) Paris'e yola çıktık. Paris'e vardığımızda bizi büyük bir sürpriz bekliyordu. Bavullarınız bagajdan çıkmadı . Havaalanındaki kayıp bagaj bölümüne giderek her birimiz form doldurduk. ( valizin rengi, cinsi, içeriği, ebatları, ismimiz, adresimiz, telefonumuz veee valizin teslim edileceği adres v.b.) Teslimat için tabii ki ziyaret edeceğimiz okulun adresini yazdık. 2 gün sonra göndereceklerini söylediler ve bize küçük bir çanta içinde tuvalet kiti verdiler. Ayrıca kişi başı 100'er euro harcama yapabileceğimizi ve 3 gün içinde faturayı gönderirsek parayı tarafımıza geri ödeyeceklerini söylediler. ( Air France çalışanlarının çok nazik ve yardımcı olduklarını belirtmeliyim) Muhteşem başlamıştı Fransa maceramız. Havaalanından Gare Du Nord tren istasyonuna giderek trenimizi beklemeye başladık. Bavullarımız olmadığı için oldukça hafiflemiştik. Treni beklerken aynı trene bineceğimiz Polonya, İspanya ve Çek Cumhuriyetinden arkadaşlarımızla karşılaştık. Harika bir yolculuk oldu doğrusu. Limouges'e vardıktan sonra bizi Fransız ekibinden arkadaşlarımız karşıladı ve otelimize yerleştirdi. Yol boyunca hayran hayran etrafımıza baktık. Zira binalar ve çevre güzelliği gözlerimizi kamaştırmıştı. Bir hafta boyunca muhteşem organize olmuş Fransız ekibinin ellerine teslim olduk. Herşey harikaydı. Bu arada bavullarımızdan haber yoktu. 4 gün boyunca elimizdekilerle idare ettik. Ev sahibi aileler öğrencilerimize öğretmenler de bizlere her türlü yardımı yaptı. Gerçekten çok yardımsever ve naziklerdi. Yapılan geziler, toplantılar ve çevrenin güzelliği bize herşeyi unutturdu. Projenin son toplantısı olmadı sebebiyle hepimizde bir burukluk vardı. Son gün çok zor ayrıldık ama nedense içimizde tekrar görüşeceğimize dair bir his vardı. Paris'e doğru yola çıktık ve orada geçireceğimiz iki günün hayalini kurmaya başladık.